İçindekiler
İstanbul Kız Kulesi: Boğaz manzarasının vazgeçilmez yerlerinden biri de kuşkusuz Kız Kulesi’dir. Salacak açıklarındaki küçücük bir adanın üzerine inşa edilmiş olan kule, pek çok efsaneye konu olmaktadır. Bunlardan biri ve en bilineni, kuleye adını da vermiş olan (Leander’s Tower) Leandros efsanesi’dir. Aralarındaki denize meydan okuyan aşıklar Leondros ve Hero’nun hikayesi trajediyle bitecektir.
Kız Kulesi
Fırtınalı bir gecede, Leondros, kulede ışık yandığını görünce sevgilisi Hero’nun kendisini çağırdığını düşünür ve denize atlar. Oysaki bu kez ışığı yakan Hero değil, aşıkların her gece gizlice buluştuğunu anlayan bir başkasıdır ve ışığı söndürüverir. Leondros, boğazın dalgalarına gömülür; bunun acısına dayanamayan Hero ise kuleden atlayarak hayatına son verir. Efsanenin sonunda aşıklar adına kulenin olduğu yere bir deniz feneri yapılır. Tarihi MÖ 24 yılına dek uzanan Kız Kulesi, uzun tarihi boyunca savunma kalesi, sürgün istasyonu, hapishane, karantina odası, radyo istasyonu, vergi noktası ve deniz feneri olarak kullanılmıştır.
Üsküdar ‘ın sembolü olan kule, 2000 yılında özel bir şirket tarafından restore edildikten sonra kafe ve restoran olarak hizmete açılmıştır.
Kız Kulesi Hakkında
“İstanbul deyince aklıma kuleler gelir
Ne zaman birinin resmini yapsam öteki kıskanır
Ama şu Kız Kulesi’nin aklı olsa
Galata Kulesi’ne varır
Bir sürü çocukları olur”
Ne güzel anlatmış değil mi Bedri Rahmi Eyüboğlu… İşte böylesine hayranlık uyandırır, uğruna şiirler yazdırır Üsküdar’a tatlı tatlı gülümseyen Kız Kulesi…
İstanbul’da gezilecek yerler denilince ilk akla yerlerden birisi olan Kız Kulesi, Salacak açıklarındaki küçücük bir adanın üzerine inşa edilmiştir. Hakkında anlatılan birçok efsanesi olan, Boğaz’ın insanı mest eden fotoğraflarında her zaman kendine yer bulan Kız Kulesi, bugün İstanbul’un en önemli sembollerinden biri olarak yerli ve yabancı turistler tarafından sık sık ziyaret edilen ikonik bir adres.
Şimdi gelin tarihçesinden başlayarak asırlar boyunca İstanbul’a tanıklık etmiş bu muhteşem kuleyi tüm yönleriyle birlikte tanıyalım.
Kız Kulesi Nerede ?
İstanbul’un Üsküdar ilçesinde, Salacak açıklarında küçük bir ada üzerine inşa edilmiş olan Kız Kulesi, İstanbul Boğazı üzerinde yer alıyor.
Adres: Salacak Mevkii, Üsküdar 34668 / İstanbul
Kız Kulesine Nasıl Gidilir ?
Kız Kulesi’ne gitmek için 2 farklı yol bulunuyor.
Kız Kulesi’ne Üsküdar Salacak ve Kabataş üzerinden yapılan tekne seferleri ile ulaşabilirsiniz.
Üsküdar Salacak kalkışlı Kız Kulesi seferleri 09.00-19.00 saatleri arasında her 15 dakikada bir yapılıyor. Kabataş-Kız Kulesi seferleri ise sadece hafta sonu 10.00-18.00 saatleri arasında saat başı olarak yapılmaktadır.
Ancak şu an Covid-19 tedbirleri kapsamında Kız Kulesi geçici olarak faaliyetlerine ara vermiştir.
Kız Kulesini Kim Yaptırdı ?
Geçmişi 2500 yıl öncesine dayanan bu eşsiz yapı, İstanbul’un tarihine eş bir tarih yaşamış ve bu kentin yaşadıklarına görgü şahitliği yapmıştır. Antik çağda başlayan geçmişiyle, Eski Yunan’dan Bizans İmparatorluğu’na, Bizans’tan Osmanlı’ya, tüm tarihi dönemlerde var olarak günümüze kadar gelmiştir.
Tarihi kanıtlara baktığımızda kuleden ilk olarak M.Ö. 410 yılında söz edildiğini görüyoruz. Atinalı komutan Alkibiades tarafından inşa edilen kule, Boğaz’dan geçen gemileri kontrol etmek ve vergi almak amacı ile kullanılıyormuş. İstanbul, Roma hakimiyetine geçtikten sonra Bizans İmparatoru Manuel Comnenos yapıyı taşlarla güçlendirip tam bir kule olarak tasarlatmış ve bir savunma binası haline getirmiş. Osmanlı zamanında bir kez daha restore edilen kule, mehter takımının gösterilerine sahne olmuş. Kulenin bugünkü temelleri ve alt katın önemli kısımları Fatih Sultan Mehmet zamanında yapılmıştır.
Tarihi boyunca birçok kez harap olup tekrar restore edilen Kız Kulesi, 1998 yılında başlayan restorasyon çalışmalarının ardından 2000 yılında turizme açıldı.
Kız Kulesi Efsaneleri ?
Kız Kulesi’nin bir efsanesi var, üstelik o kadar romantik ki… Efsaneye göre Kız Kulesi ile Galata Kulesi birbirine aşıktır ama aralarında bulunan İstanbul Boğazı, sevgililerin kavuşmasını engellemektedir. Galata Kulesi aşkını yıllarca mektuplara yazar ve Kız Kulesi’ne olan hasretini kelimelere döker. Hezarfen Ahmet Çelebi de uçma hayalini gerçekleştirmek için buraya çıktığında, Galata Kulesi onun kulağına Kız Kulesi’ne olan aşkını fısıldar ve mektupları ona verir. İstanbul’un üflediği rüzgarı arkasına alan Hezarfen, mektupları Kız Kulesi’ne ulaştırır. Aşkının platonik olmadığını anlayan Kız Kulesi, sevinçten havaya uçar. Bu iki aşığın birbirlerine duydukları bu derin duygular onların yüzyıllara meydan okumasına yardımcı olmuş, İstanbul’un en güzel manzarasını oluşturmuşlardır.
Kız Kulesi Ücretleri ?
Kız Kulesi ziyaret saatleri 09:00 – 19:00. Kule hem müze hem restaurant olarak yılın 365 günü yerli ve yabancı turistlerin ziyaretine açık.
İstanbul Boğazı’nın ortasında romantik bir akşam yemeği keyfi için kule, akşam saatlerinde de restaurant hizmeti veriyor. Kulenin en üst katında yer alan Kulede Bar, misafirlerine fix menüler sunuyor. Buraya giriş için önceden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor.
Rezervasyonlu yolculara özel Kabataj-Kız Kulesi gidiş-dönüş için sefer bilgileri şöyle: Kalkış: 20:00, 20:45, 21:30, Dönüş: 23:00, 23:45, 00:30. Üsküdar Salacak- Kız Kulesi arası seferler ise 19:15 itibarıyla her 15 dakikada bir.
Kız Kulesi giriş ücretleri ise şöyle…
Tam 40 TL, öğrenci 20 TL.
Mükemmel bir yer kesinlikle gidip görülmeli. Çoğu istanbullu daha önce hiç uğramamıştır genellikle hepimiz vapurlardan görürüz ama içinde yrı bir havası var kendisinin
İstanbul aşksa kız kulesi aşkın simgesi olan yüzüktür kalptir❤️
İstanbul un tanıtım yüzlerinden birisidir.İstanbul a uğrayan bir çok kişinin muhakkak fotoğraflarında yer verdiği bir çok efsaneye skonu olmuş olan yerdir.Bir zamanlar kontrol kulesi,gözetim kulesi,zindan vs gibi bir çok amaç ile kullanılmış.Gunumuzde bir Restorant ve kafe yer alıyor içerisinde.Romantik bir yemek için tercih edilebilir.Fiyatlar biraz normalin üzerinde .ulaşımı Salacaktan veya Kabatastan belli bir ücret karşılığında sağlayabilirsiniz.
Çok nezih bir ortam,kahvaltısı çok iyi idi,mutlaka ziyaret edilmelidir..
Yıllar geçse de değişmeyen güzellik, pandemide biraz uzak kalsakta insan özlemiyor değil..
Bunlar çok güzel resimler .☺😊😀😁😃😄😆😇😉❤😍💙
Wikipedia’ dan alıntıdır…Kız Kulesi, hakkında çeşitli rivayetler anlatılan, efsanelere konu olan, İstanbul Boğazı’nın Marmara Denizi’ne yakın kısmında, Salacak açıklarında yer alan küçük adacık üzerinde inşa edilmiş yapıdır.Üsküdar’ın sembolü haline gelen kule, Üsküdar’da Bizans devrinden kalan tek eserdir. MÖ 24 yıllarına kadar uzanan tarihi bir geçmişe sahip olan kule, Karadeniz’in Marmara ile birleştiği yerde küçük bir ada üzerinde kurulmuştur. Bazı Avrupalı tarihçiler buraya Leander Kulesi derler. Kule hakkında pek çok rivayetler bulunmaktadır. Evliya Çelebi kuleyi şöyle tarif eder:”Deniz içinde karadan bir ok atımı uzak, dört köşe, sanatkarane yapılmış bir yüksek kuledir. Yüksekliği tam 80 (seksen) arşındır. Sathı mesehası iki yüz adımdır. İki taraftan kapısı vardır.”Bugün görülen kulenin temelleri ve alt katın önemli kısımları II. Mehmed devri yapısıdır. Kulenin etrafındaki sahanlık geniş kaplanmıştır. Üstündeki madalyon halindeki bir mermer levhada, kuleye şimdiki şeklini veren Sultan II. Mahmud’un, Hattat Rasim’in kaleminden çıkmış 1832 tarihli bir tuğrası vardır. Kulenin Eminönü tarafı daha genişçe olup burada bir de sarnıç vardır.İlk olarak Yunan döneminde bir mezara ev sahipliği yapan bu ada Bizans döneminde inşa edilen ek bina ile gümrük istasyonu olarak kullanılmıştır. Osmanlı döneminde ise gösteri platformundan, savunma kalesine, sürgün istasyonundan, karantina odasına kadar birçok işlev yüklenmiştir. Asli görevi olan ve yüzyıllardan beri varlığı ile insanlara, geceleri ise geçen gemilere göz kırpan feneri ile yol gösterme işlevini hiç kaybetmemiştir. Geçmişten geleceğe en çok da düşlere yol göstermektedir Kız Kulesi. Kız Kulesi 2000 yılında restore edilerek, artık çatal-bıçak seslerinin duyulduğu bir mekân haline dönüştürülmüştür. Kız kulesine ulaşım Salacak ve Ortaköy’den sandallarla yapılmaktadır.Çok eski tarihi geçmişi olan Kız Kulesi, bir zamanlar, Boğazdan geçen gemilerden vergi alınmak maksadı ile kullanılmıştır. Kule ile Avrupa Yakası boyunca büyük bir zincir çekilmiş ve gemilerin Anadolu Yakası ile Kız Kulesi arasından geçişine (o zamanlar gemi boyutları küçük olduğu için geçebilmekteydi) izin verilmiştir. Bir süre sonra Kule, zinciri taşıyamamış ve Avrupa Yakasına doğru yıkılmıştır. Kuleden suyun içine bakıldığında yıkıntıları görülmektedir.Antik Çağ’da Arkla (küçük kale) ve Damialis (dana yavrusu) adları ile anılan kule, bir ara da “Tour de Leandros” (Leandros’un kulesi) ismi ile ün yapmıştır. Şimdi ise Kız Kulesi ismi ile bütünleşmiş ve bu ismi ile anılmaktadır.
Dünya harikası mısın sen yaa
Kız kulesi Üsüdar’ın senbolü haline gelmiş tarihi bir mekân, gidip, görülmeli diye düşünüyorum.
Her zaman güzel, İstanbul’un en güzel seyir noktalarından.
Gitmek istediğim Mekanlardan biriside Kız Kulesi Tarih kokuyor
Üsküdar’ın sembolü haline gelen kule, Üsküdar’da Bizans devrinden kalan tek eserdir. MÖ 24 yıllarına kadar uzanan tarihi bir geçmişe sahip olan kule, Karadeniz’in Marmara ile birleştiği yerde küçük bir ada üzerinde kurulmuştur. Bazı Avrupalı tarihçiler buraya Leander Kulesi derler. Kule hakkında pek çok rivayetler bulunmaktadır.Bugün görülen kulenin temelleri ve alt katın önemli kısımları II. Mehmed devri yapısıdır. Kulenin etrafındaki sahanlık geniş kaplanmıştır. Üstündeki madalyon halindeki bir mermer levhada, kuleye şimdiki şeklini veren Sultan II. Mahmud’un, Hattat Rasim’in kaleminden çıkmış 1832 tarihli bir tuğrası vardır. Kulenin Eminönü tarafı daha genişçe olup burada bir de sarnıç vardır.İlk olarak Yunan döneminde bir mezara ev sahipliği yapan bu ada Bizans döneminde inşa edilen ek bina ile gümrük istasyonu olarak kullanılmıştır. Osmanlı döneminde ise gösteri platformundan, savunma kalesine, sürgün istasyonundan, karantina odasına kadar birçok işlev yüklenmiştir. Asli görevi olan ve yüzyıllardan beri varlığı ile insanlara, geceleri ise geçen gemilere göz kırpan feneri ile yol gösterme işlevini hiç kaybetmemiştir.Geçmişten geleceğe en çok da düşlere yol göstermektedir Kız Kulesi. Kız Kulesi 2000 yılında restore edilerek, artık çatal-bıçak seslerinin duyulduğu bir mekân haline dönüştürülmüştür. Kız kulesine ulaşım Salacak ve Ortaköy’den sandallarla yapılmaktadır.Çok eski tarihi geçmişi olan Kız Kulesi, bir zamanlar, Boğazdan geçen gemilerden vergi alınmak maksadı ile kullanılmıştır. Kule ile Avrupa Yakası boyunca büyük bir zincir çekilmiş ve gemilerin Anadolu Yakası ile Kız Kulesi arasından geçişine (o zamanlar gemi boyutları küçük olduğu için geçebilmekteydi) izin verilmiştir. Bir süre sonra Kule, zinciri taşıyamamış ve Avrupa Yakasına doğru yıkılmıştır. Kuleden suyun içine bakıldığında yıkıntıları görülmektedir.Antik Çağ’da Arkla (küçük kale) ve Damialis (dana yavrusu) adları ile anılan kule, bir ara da “Tour de Leandros” (Leandros’un kulesi) ismi ile ün yapmıştır. Şimdi ise Kız Kulesi ismi ile bütünleşmiş ve bu ismi ile anılmaktadır.
Hafta sonu kalabalık. hafta içi kabatastan motor yok. En rahat salacaktan gidilir. Yetişkin 40 TL öğrenci 20 TL. Motor ve içeri giriş bu fiyata dahil.Güzel bir iki saat geçirebilirsiniz lokanta cafe kısımları var fakat fiyatlar yüksek. Su 6 TL 🙂
POLAT ELİF AŞKI İLE SEVMİŞTİK KIZ KULESİNİ GERİYE NE ELİF KALDI NE POLAT
Üsküdar’ın sembolü haline gelen kule, Üsküdar’da Bizans devrinden kalan tek eserdir. MÖ 24 yıllarına kadar uzanan tarihi bir geçmişe sahip olan kule, Karadeniz’in Marmara ile birleştiği yerde küçük bir ada üzerinde kurulmuştur.
İstanbula her gelenin gormesi gereken bi yer
Dik duruşuyla sevgiliye bakar gibi baktırıyor kendine.
İstanbul denildiğinde akla gelen ilk yapılardan. Kulenin tepesine çıktığınızda bir yanınızda Anadolu yakası, bir yanınızda Avrupa yakası bir yanınızda da tarihi yarımada var. Boğazı seyretmek müthiş. Tarihi de zaten en az manzarası kadar güzel. Çok güzel bir manzarası var herkesin gitmesini tavsiye ederim.
Manzarada oturup yaz kış 24 saat seyredebilirim.İstanbulumuzun simgesi.
Acaba ne zaman açılıyor bir bilginiz varmı pandemide dolay kapalida